Page 46 - sayi-003
P. 46
hocalarımızın bize verdiği egzersizler
ve dersler sayesinde Mevlevi ayinlerine
katılmaya başladım. İlk Mevlevi ayinine
1971 yılında Konya’da en yeni ve en acemi
neyzen olarak katıldım.
EBRU SANATIYLA NE
ZAMAN İLGİLENMEYE
BAŞLADINIZ?
Ebru sanatıyla tanışmam ise Alparslan
Babaoğlu sayesinde oldu. Aynı zaman-
da TÜBİTAK’ta mühendis olarak çalışan
Alparslan Babaoğlu ile Niyazi Sayın ho-
camın tespih yapma derslerinde tanıştık.
Kendisinden bana ebru yapmayı öğretme-
biSANATÇI ebru sanatını yapmaya başladım. 1994 yı-
sini istedim. Beni kırmadı ve 1994 yılında
lından bu yana ebru sanatını devam etti-
riyorum.
UĞRAŞ VERDİĞİNİZ
46
SANATLARI SIRAYA
başladığınız zaman hiçbir şey olmadığı- KOYMANIZI İSTESEK?
nızı anlıyorsunuz. Yeniden besmele ile
sıfırdan başlıyorsunuz. Aynı bir bebeğin Sanatçı yaptığı sanatkârlıkları ayırt etmez
sürünerek yürümeyi öğrendiği gibi. Ben ama, sanatlar birbirini kıskanır... Benim
de hocam Niyazi Sayın’ın bu tavsiyesine için ilk sırada musiki yer alır. İkinci sırada
uyarak yeni bir sanat çalışması yapma- ebru sanatı var. Üçüncü sırada ise tespih.
ya karar verdim. Niyazi Sayın hocamdan
bana da tespih yapmayı öğretmesini iste-
dım. Ama 1994 yılında ebru sanatıyla ilgi- gençlere
dim. Tespih yapmaya 1989 yılında başla-
lenmeye başlayınca son birkaç yıla kadar
ara verdim. Şimdilerde tespih sanatıyla TAVSİYELERİNİZ?
da ilgileniyorum.
Özellikle musikimizde yüzyılların imbi-
MEVLEVİLİKLE NASIL ğinden süzülerek gelen bir ney tavrı var.
Bu bizim musikimizin ney tavrı. Yani bu
TANIŞTINIZ? Türk’ün ney tavrı. Çünkü Arap’ın veya
İran’ın ney tavrı bizden farklı. Dolayısıyla
bu tavrın sonsuza kadar gitmesi gerek. Bo-
Ney üflemeye ilk olarak peşrevlerden baş- zulmaması ve dejenere olmaması lazım.
ladık. Neyden ilk sesi çıkardıktan sonra Ama günümüzde bu popüler kültür deni-